Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

"SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM, GASTRONOMİ ÇANAKKALE KENT TURİZMİNİN DİJİTAL 100'Ü ÇALIŞTAYI"

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Çanakkale Belediyesi ortaklığında yürütülen “Sürdürülebilir Turizm, Gastronomi Çanakkale Kent Turizminin Dijital 100'ü Çalıştayı gerçekleşti.

"SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM, GASTRONOMİ ÇANAKKALE KENT TURİZMİNİN DİJİTAL 100'Ü ÇALIŞTAYI"
27 Şubat 2024 - 11:58
26 Şubat 2024 Pazartesi günü Yeşil Yerel Yönetim Binası Kültür Merkezi'nde gerçekleşen çalıştaya Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Dinçay Köksal, İl Kültür ve Turizm Müdürü Çağman Esirgemez, Türkiye Avrupa Vakfı Genel Sekreteri Emre Gür, Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Erol Duran, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan çalıştay, açılış konuşmaları devam etti.

Çalıştayda bir konuşma yapan Başkan Ülgür Gökhan; 'Çanakkale'nin vizyonunu tanımlarken; turizm, tarım, tarıma dayalı sanayi, eğitim ve kültür kenti diyoruz. Çanakkale'nin vizyonunu bildiğimiz için bu tanım ortaya çıkıyor. Ama turizm konusunda yeterli ilerlemeyi kaydettiğimiz söylenemez. Bunu bir özeleştiri olarak söylüyorum. Gerekçelerini söylemiyorum. Burada suçlu da aramıyorum ama benim bir dileğim var. Eğer Allah bana cennette bir yer verecekse, bu yer Çanakkale olsun, daha da fazlasını istemiyorum. Çünkü Allah Çanakkale'ye vermiş de vermiş. Tarih var, doğa, deniz, yeşillik, orman var. Yani Çanakkale'de yok yok. Biz bir pırlantanın üzerinde oturuyoruz. Ama oturuyoruz. Kalkıp, o pırlantayı parlatmamız ve sunmamız lazım. Bu da nasıl olur, tanıtım ve turizmle olur. Elimizde çok önemli bir fırsatımız var. Nedir bu? Tabi ki de elimizde üniversitemiz var. Her kentte üniversite var ama bizim üniversitemizin bir tarihi var. Aynı zamanda iddialı bir turizm bölümümüz var. Ama bir koordinasyon eksikliği oldu bugüne kadar. Bu da belki de bir projede ortaklaşmadığımız için oldu. Ama bu süreçte biz iki projede ortaklık yaptık. Ben buradan özellikle Emre Bey'e çok teşekkür ediyorum. Sevgili kardeşim Avrupa Vakfı olarak bizim bütün projelerimizde yer aldı ve bunları yapmamıza bizi teşvik etti. İkinci teşekkürüm de Güney Marmara Kalkınma Ajansına. Onlar da bu süreçlerde bize destek sağladılar. Bu projelerimizden bir tanesi, Alternatif Turizm Destinasyonlarının Geliştirilmesi İçin Mali Destek Programı. Projenin de açılımı da; 'İlk Dijital 100 Projesi'. Projemizin maliyeti 6 milyon 610 bin TL. Bu projede yüzde 70 bir hibe aldık. Bir teşekkürüm de İspanya'nın Salou kentine. Oradan da 112 bin 136 Euro destek aldık. Bu proje de, yeşil bir gelecek için eşleştirme projesi. Dolayısı ile bu iki projenin eşleşmiş hali için burada hep beraberiz. Burada Gastronomi de var, turizmin diğer konular da var. Uzmanlarımız birazdan bu konularda bizlere bilgi sunacaklar.

Çanakkale'ye sadece kent merkezi olarak bakmamız gerekir. Bütün bu bölgede antik çağlardan beri bir yaşam var ve dolayısı ile de bir tarihi ve kültürü var. Bunların yanında Çanakkale geçmişten beri çok kozmopolit bir kenttir. Geçmişten beri çok göç almış. Balkanlardan, Kafkaslarda, Midilli'den, Girit'ten gelenler var. Bütün bu insanların oluşturduğu ortak bir kültür var bu kentte. İşte bu aynı zamanda gastronomiye de yansıyor. Bu kentin tanıtımı için bunları da ortaya çıkarmamız lazım. Biz bir de tüm bu tarihin yanı sıra Troia'nın devamıyız. Yani bu kentte olanların Troia ile ilişkisi olma olasılığı yüksek. Troia Savaşı sadece bu bölgeden olanların değil, aynı zamanda Çanakkale Savaşlarında olduğu gibi Anadolu'nun çeşitli yerlerinden insanların Troia'yı savunmak için geldikleri bir savaş. Yani bu topraklar yoğrula yoğrula bir kültür yumağı haline gelmiş. Bizim de bunu iyi irdelemeli ve en iyi şekilde değerlendirmemiz gerekir. Bir proje yaptık gitti değil, bunun sürdürülebilir olması gerekir. Benim görev sürem bir ay sonra bitiyor ama ben bu projelerin takipçisi olacağım.
Çanakkale'nin yakın gelecekteki potansiyelinin turizm olduğunu hepimiz biliyoruz ama bir ortak noktada buluşamıyorduk. Ama bu projenin bizi bir ortak noktaya götüreceğine inanıyorum. Bu çalışmaların bir çıktısı olacaktır. Buradan bir şeyler çıkabilmesi için de birbirimize muhtacız. Otelcisi de rehberi de üniversitesi de bir arada olmalı. Her zaman şunu söylerim; bizim turizm elçisi bulmamıza gerek yok. Üniversitemizin öğrencileri bizim turizm elçimizdir. Her yıl 5 ila 7 bin arasında öğrenci geliyor. Bunlar bu kentten 4 yıl ya da 2 yıl sonra evlerine döndüklerinde, bizim turizm elçimiz olarak dönmeliler. O gençler ile işbirliği içerisinde olmamız ve o gençlere kentimizi iyi tanıtmamız lazım. Buradaki üniversite öğrencilerine Çanakkale turizminin tanıtılması için projeler üretmemiz lazım.' dedi. Konuşmaların ardından Proje Koordinatörü Çağlar Berkit katılımcılara proje ile ilgili detaylı bir sunum yaparken, Mustafa Ertan ve Tuğçe Civelek de 'İlk Dijital 100' projesini davetlilerle paylaştı.
Sunumun ardından Türkiye Avrupa Vakfı Genel Sekreteri Emre Gür moderatörlüğünde Gizem Gezenoğu ve Filiz Hösükoğlu'nun katılımıyla sürdürülebilir turizm ve gastronomi konulu panel gerçekleştirildi.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum