Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

"BEN BURADAYIM, VARIM DİYORUM!"

2002 yılından bu yana Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan 31 Mart 2019 seçimlerinde yeniden aday olmak için sahneye çıktı.

07 Kasım 2018 - 15:24

Adaylık dosyasını CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık’a teslim eden Ülgür Gökhan daha sonra parti binası önünde toplanarak sokağı dolduran yüzlere seslenen Gökhan, “görevimin son güne kadar namusumla çalışacağım” dedi.

Ülgür Gökhan burada yaptığı konuşmasında; “13 Ağustos 2002 yılında Belediye Başkanımız Sayın İsmail Özay’ın Milletvekili olması sebebiyle Çanakkale Belediye Meclisinden aldığım Belediye Başkanlığı görevini 2004, 2009 ve 2014 yerel seçimlerinde sizlerin sonsuz ve her defasında artan desteği ile bugüne kadar sürdürdüm. Partimin ve partililerimin verdiği, Çanakkale halkının büyük çoğunluğunun onadığı bu büyük onurlu görevi namusum bilerek, gençlerin, yaşlıların, çocukların gözlerinde ışıktan aldığım cesaretle görev süremin son gününe kadar sizler için çalışmaya devam edeceğim.

Görev yaptığım 16 yıllık süre içerisinde bugün hep birlikte barışın ve özgürlüklerin kenti halkı haline getirdiğim Çanakkale’nin sokaklarında attığım her adımda, solduğum her nefeste sizlere verdiğim sözleri, sizlerden ürettiğimiz kaynakları kullandığımı, bana korumak ve kollamak için teslim ettiğiniz emaneti asla unutmadım. Çanakkale için tutkulu hedeflerimizin sadece bu kent ve bu ülke için değil; tüm dünyaya örnek olacağına inanıyorum. Bu kentte yaşayan herkes her zaman olduğu gibi Çanakkaleli olmaktan gurur duyacak ve bizler Barışın kenti Çanakkale felsefesini önce ülkemize sonrada tüm dünyaya yayacağız.

Benim için belediye başkanlığı başımı yastığa koyduğumda; açta açıkta kalan hemşerim var mı diye kaygı duyabilmeyi, bu sabah okuluna aç giden öğrencimiz olmuş mudur diye düşünebilmeyi, evinden çıkamamış, yaşama karışamamış engellimiz var mı diye endişelenmeyi gerektirir. Benim için bu işin en önemli malzemesi insandır. İnsanlarımız iyi yaşamalı, insanlarımızın mutluluğudur. Bana böyle düşünebilmeyi, insanların dertlerini dert edinebilmeyi, derman olabilmek için didinmeyi, sadeliği ve sosyal demokrat anlayışı öğreten başta rahmetli babam ve amcama, rahmetli Reşat Tabak ve rahmetli Melih İzzet Dilmaç gibi duayen büyüklerime şükranlarımı sunar önlerinde saygı ile eğilirim.

Ailemin tüm fertlerine en çok da sevgili eşim Hale’ye ve çocuklarıma bana bu zor yolculuklar verdikleri destek, sabır ve anlayış için ayrıca çok teşekkür ediyorum. Her şey değişiyor. Bazen zamanla, bazen insanla. Ne mutlu ki bizlere bu değişimi hep birlikte başardık. Barışın kenti Çanakkale’de milli değerlerimizden ödün vermeden, kentimizin dokusunu bozmadan, kent ruhunu koruyarak, kökeni ne olursa olsun herkesin huzur içerisinde yaşamasının güvencesi olduk. İnsanların sizlere güvenmesi, inanması, yolda gördüğünde çocukların çekinmeden sarılması, öyle büyük bir mutluluk ve sorumluluk yüklüyor ki omuzlarımıza, bu mutluluk ve sorumluluğu aynı bizlere yaşattıkları için tüm Çanakkale halkına teşekkür ediyorum.

Belediye başkanlığı görevim boyunca sosyal demokrasi, özgürlüklerden, eşitlikten ve kendime anayasa olarak belirlediğim birlikte yönetim, önce insan ve katılımcılık ilkelerinden asla vazgeçmedim. İnsanı ve insanın refahını her şeyin üstünde tuttum. Belediyeciliğin rutin hizmetleri zaten yapılmak zorundadır. Yollar yapılır, alt yapılar tamamlanır, çöpler toplanır ama asıl olan insanların mutluluğudur. Hem şehircilikte hem de çağdaşlıkta birlikte çok yol aldık. Çanakkale hep birlikte ülkemizin en yaşanılası kentlerinden biri yaptık. Çanakkale uzun yıllardır yapılan akıllı yatırımlarla, canlı sosyal yaşamıyla, yüzünü aydınlığa dönmüş siz çağdaş insanlarıyla bugün bir Avrupa kenti ayarındadır. Bugün bu kentte insanlar kadını, erkeği, yaşlısı, genci birlikte rahat ve özgürce yaşamlarını sürdürebiliyorlar. Kimse kendisini öteki hissetmiyorsa; kentte uzun yıllardır süren sosyal demokrat belediyecilik anlayışının büyük bir payı vardır. Hızla büyüyen, doğayı tüketen, insanın kahvesini bile ayakta içmeye zorlayan küresel anlayışa karşı insanların birbirinin sıcaklığına sığındır, sosyalleştikleri, el emeklerini birbirlerine sundukları sosyal korunakları yaratarak, sürdürülebilir kentsel gelişimin ve kent ruhunun korunmasının önemini birinci öncelik haline getirdik.

İşte tüm bu anlayışın, yaşam tarzının, sürdürülebilir bir şekilde kalkındırılabilmesi için 16 yıldır boyunca biriktirdiğim tecrübemle ilk günkü heyecanımı birleştirdim. Sizlere daha çok hizmet etmek için, bu şehre borcumu ödeyebilmek için, Çanakkale’nin adını daha da yukarılara taşımak için içimde dip diri bir heyecan ve faydalı olma azmi var. Atalarımız şöyle demiş; ‘İş bilenin, kılıç kuşananın’. Ben bu işi biliyorum. Hem de iyi biliyorum. Bu iddia ile sizlerden aldığım güç ve güvenle bugüne kadar birlikte başardıklarımızın devamı için bir kez daha kılıcımı kuşanmak istiyorum. Kılıçları kuşanarak mücadelemiz;  adaleti, demokrasiyi yok sayanlara, gözü dönmüş çevre talancılarına, suyumuza zehir akıtanlara, kentin rantına göz koyanlara karşı olacaktır.

Demokrasinin en güzel örneğini CHP’nin farkını bir kez daha gözler önüne seren bu süreçte benim dışımda aday adayı olan tüm arkadaşlarıma da ayrıca başarılar diliyorum. Partimizin ve özellikle genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha adil ve daha özgür bir Türkiye adına verdiği mücadeleye Çanakkale’den desteğe devam etmek için ben buradayım, varım diyorum. Laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin doğduğu, Gazi Mustafa Kemal’in Atatürk olduğu birçok değişik milletten kahramanın koyun koyuna uyuduğu şehitler diyarı Çanakkale’nin Belediye Başkanlığı için CHP’den aday adaylığımı ilan eder herkesi ve her nefesi sevgi ile kucaklıyorum” dedi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum